24 Temmuz 2016 Pazar

HEY GİDİ KARADENİZ

     HEY GİDİ KARADENİZ
                                           “MAVİ YEŞİL TUTKU!


                                           20-29 Temmuz 2018)
                                                    (7 GECE 8 GÜN)                                      
                                               

              GEZMEK GİBİSİ YOK GURUBUNA ÖZEL
     "DOĞU KARADENİZ YAYLALAR  GEZİSİ"
                                                          


Tur Programı
1.GÜN: ORDU-GİRESUN-TRABZON
Sabah erken saatlerde Ordu Boztepeye varış ve kahvaltımızı Ordu sahilini görerek aldıktan sonra doyumsuz manzara için fotoğraf ve serbest zamanın ardından dileyen misafirler teleferikle sahile gelebilirler.Giresun kalesi ziyareti ardından Tirebolu’da çay fabrikası ziyareti yapıp ardından öğle yemeği için Akçabata geçiyoruz.Öğle yemeğimizin ardından Kayabaşı yayla kent (Düzköye) hareket ediyoruz.1,5 saatlik bir yolculuğun ardından otelimize eşyalarımızı bırakarak Lişer yaylasını keşfetmek üzere yola çıkıyoruz.
Konaklama ve akşama yemeği otelimzide.
(Kayabaşı Yayla Kenti)
2.GÜN:TRABZON-UZUNGÖL-HALDİZEN-KARASTEL-LUSTRA
Sabah kahvaltımızın ardından Uzun göle hareket ediyoruz.
Saat 12:00 gibi Uzungöle geldiğimizde ilk durağımız Uzungölü keşfetmek olacak.Uzungöl ziyareti ardından öğle yemeğimizi alarak Karastel ve Lustra yaylalarını ziyaret ediyoruz. Yaylada yapacağımız etkinliğimiz yürüyüş ve serbest zaman, dileyen misafirlerimiz için şelalere kadar yürüyüş yapılabilir.Arzu eden misafirler akşam yemeğine kadar bisiklet kiralayarak serbest zamanlarını değerlendirebilir.Bugünkü programımızın ardından Uzungöldeki otelimize konaklama için dönüyoruz.
Konaklama ve akşam yemeği Uzungöldeki  Otelimizde.

3.GÜN: 
TRABZON-UZUNGÖL-DEMİRKAPI(HALDİZEN),FRENK KAYALIKLARI, AYGIR GÖLÜ, BALIKLI GÖLÜ
Sabah kahvaltımızın ardından  Haldizen (Demirkapı yaylasına) gidiyoruz. Yol üzerindeki Frenk kayalıklarından geçerek kısa süreli yürüyüşler yaparak  Demirkapı yaylasında çay molası veriyoruz. Buradan mangalımızı yapmak üzere   balıklı göle geçeceğiz. Yol üzerinde aygır gölünü ziyaret ederek yaylanın tüm güzelliğini tadını çıkarana kadar seyrediyoruz..
Konaklama ve akşam yemeği Ridos termal otelde


4.GÜN:
RİZE-İKİZDERE-KOMES-KOMES-CİMİL-ÇAĞIRANKAYA VADİSİ(TİRON) ,MANLE ŞELALESİ, CİMİL ŞELALESİ
Kahvaltımızın ardından rotamızı İkizdere mevkisine çeviriyoruz.Yolculuğumuz boyunca tarihi komes köyü, doğal maden suyu kaynakları çağıran kaya vadisi, cimil şelalesi, başköy yetim hoca köyleri olmak üzere adım adım cimil programını uygulayacağız.Öğle yemeğimizi Mangal Olarak Cimil şelalesinde alıyoruz.
Konaklama ve akşam yemeği …..otelde
5.GÜN: 
RİZE-İKİZDERE-FINDIKLI (VİÇE), ARHAVİ, ÇİFE KÖPRÜ,KAMİLET VADİSİ ,MENÇUNA ŞELALESİ
Kahvaltımızın ardından İlk durağımız mozaik evleriyle meşhur Rizenin  Fındıklı  ilçesi olacak, Fınıklı ilçesinde çağlayan deresi üzerinden kırsal yaşaman en güzel örneklerini göreceğimiz programımızda  tarihi taş kemer köprü ziyaretiyle birlikte doğal bir botanık bahcesi olan köyün güzelliklerini keşfedeceğiz.Buradaki ziyaretimizin ardından iskikametimiz öğle yemeğimizi almak üzere Arhavi olacak.
Arhavi’de Türkiye’de nadir örneği olan Kamilet Deresi ile Ortaca Derelerinin birleştiği ve Kapisra (Arhavi) deresinin oluştuğu noktada kurulan Çifte Köprü’de çay ve fotoğraf molası… Orman içi patikada yaklaşık 45 dakika’da varılan noktada küçük bir şelale görüp üzüleceksiniz… Ama köprünün ortasına gelip yüzünüzü çevirdiğinizde gördünüz manzara sizi mest edecek… Hayatınız boyunca unutamayacağınız Mençuna Şelalesi’nin eşsiz güzelliğini doyasıya izledikten ve fotoğraflarını çektikten sonra yüzmek için serbest zaman… Kamilet Deresi’nde yeşilin her tonunun bize eşlik edeceği bir yürüyüş sonrası otelimize hareket. Akşam yemeği ve konaklama. La HYPERLINK "http://www.laperapansiyon.com/"PeraHYPERLINK "http://www.laperapansiyon.com/"/BorçkaHYPERLINK "http://www.laperapansiyon.com/">HYPERLINK "http://www.laperapansiyon.com/">HYPERLINK "http://www.laperapansiyon.com/"İVeya Greenroof otel

6.GÜN:
MACAHEAL (CAMİLİ) MARAL ŞELALESİ,BORÇKA-KARAGÖL-HOPAMURATLI BARAJI-ATATÜRK HEYKELİ
Kahvaltımızın ardından ilk işimiz Maral Şelalesine inmek olacak, buradaki eşsiz doğa manzarası sizi adeta büyüleyecek, buradaki serbest zamanın ardından kısa yürüyüş molaları vererek tarihi Osmanlı camisi ziyaret edilerek, sınır kontrol hudutunda mola vererek Öğle Yemeğimizi Hamdi Hocanın yerinde(katamiza restoran) yöresel olarak alıp yol üzerinde Muratlı Barajı fotoğraflayıp cankurtaran geçidinde manzara için serbest zaman vererek Borçka karagöü ziyaret ediyoruz. Buradaki gezimizi tamamladıktan sonra konaklama ve akşam yemeği için …hopadaki (Paluri) otelimizdeyiz.
7.GÜN:
RİZE-AYDER-FIRTINA DERESİ-ÇAT-ELEVİT YAYLASI-PALOVİT-TAR DERESİ YÜRÜYÜŞÜ-ZİL KALE-RAFTİNG-ZİPLİNE -TRABZON
Kahvaltımızın ardından Ayder yaylası, Kalegon mevki, Zil kale,Elevit yaylası, Palovit şelalesi Tar deresi yürüyüşü yapılacaktır.Öğle yemeğimizi fırtına deresi manzarasında yedikten sonra dileyen misafirler için Rafting ve zipline aktiviteleri yapılabilir.Buradaki etkinliklerimizi tamamladıktan sonra konaklamak üzere  Rize Çamlıhemşindeki Ayder Sis  Otelimize geçiyoruz.
8.GÜN:
Kahvaltımızın ardından Ayasofya ziyareti ve Trabzonun meşhur Kazaziye Gümüş İşciliği atolyesinde bilgi için serbest zaman, sürmene de sürmene çakısı, terayağ ve bal alışverişi ardından samsunda öğle yemeği ardından Ankara’ya hareket.
Gece 23:00 sularında Ankara’ya varış.





Ücrete Dahil Hizmetler
  • Lüx Araçlar ile Ulaşım
  • Araç İçi İkramlar
  • 8 Adet Kahvaltı
  • 7 Adet Lüx Resteurantlarda Yöresel Öğle Yemeği
  • 7 Adet Akşam Yemeği
  • 7 Gece  hotellerde konaklama 
  • Zilkale transferleri-Borçka Karagöl transferleri
  • Müze ve Ören yeri giriş ücretleri
  • TÜRSAB Seyahat Güvence Sigortası
  • Profesyonel Rehberlik Hizmetleri
Ücrete Dahil Olmayan Hizmetler
  • Kişisel Harcamalar

  • Rehber ve Kaptan bahşişleri

İşte başlıyoruz!!!
   HEY GİDİ KARADENİZ
                                           
                  “MAVİ YEŞİL TUTKU!!! 
                              (20-29 Temmuz 2018)
                                                                  
                                          (7 GECE 8 GÜN)
                            PROGRAM DETAYLARI:
1.GÜN: 

ORDU-GİRESUN-TRABZON
Cuma

Bu eşsiz gezimizi siz değerli Gezmek Güzeldir gurubuna ithaf ederek gezimiz hakkında sizleri bilgilendirmeye başlıyoruz. Gece yolculuğumuzun ardından Sabah erken saatlerde Ordu Boztepe’ye varıyoruz ve kahvaltımızı Ordu Boztepe’de  aldıktan sonra doyumsuz manzara için fotoğraf ve serbest zamanın veriyoruz

Dileyen misafirler teleferikle sahile gelebilirler.Ordu Sahilde buluştuktan sonra şimdi yolculuk Giresuna doğru olacak,Giresun kalesi ziyareti ardından Tireboluda çay fabrikası ziyareti yapıp ardından öğle yemeği için Akçabata geçiyoruz.Akçabaat ta yöresel Öğle yemeğimizin ardından Kayabaşı yayla kente (Düzköye) hareket ediyoruz.1,5 saatlik bir yolculuğun ardından otelimize eşyalarımızı bırakarak Lişer yaylasını keşfetmek üzere yola çıkıyoruz.Gezimizin ilk günü yol yorgunluğumuzu muhteşem doğa manzarasına sahip bu güzellikler diyarında yürüyüş yaparak atıyoruz.Eminim Lişer  Yaylası bunca yol yorgunluğunuza iyi gelecektir.yayladaki doğa yürüyüşümüzün ardından otelimize geçiyoruz.Konaklama ve akşama yemeği otelimzide.(Kayabaşı Yayla Kenti)


2.GÜN:

TRABZON-UZUNGÖL-HALDİZEN-KARASTEL-LUSTRA
cumartesi
Sabah kahvaltımızın ardından Uzun göle hareket ediyoruz. Trabzon’dan Uzungöl’e 99 kilometrelik asfalt bir yolla ulaşılıyor. Sahildeki Of ilçesi 46 km., Çaykara ise 20 km. mesafede bulunuyor göle. Uzungöl ile Haldizen Yaylası arası toplam 28 kilometrelik bozuk stabilize bir yol. Yaylaya minibüs çalışıyor yaz aylarında.
Yürüyüş severler için en uygun rota önce Haldizen Yaylası’na ulaşmak, burada günübirlik yürüyüşler yapmak.Buradaki  Yedi gölün tamamı hava elverişli olduğu takdirde bir günde yürünerek gezilebilir. Uzungöl’den başlayan bir başka yürüyüş parkuru da Sultan Murat Yaylası’na (15 km.) ulaşıyor. Bu keyifli anları çok fazla terlemeden yaşamak isteyenler için, sözü edilen tüm güzergahlara (Haldizen-Sultan Murat-Soğanlı Geçidi)  yaz aylarında ulaşmak mümkün


Biz gelelim gezimize ,kahvaltımızın ardından Çaykara istikameti üzerinden  Saat 12:00 gibi Uzungöle geldiğimizde ilk durağımız Uzungölü keşfetmek olacak.Eski adıyla Şerah olarak adlandırılan  destinasyon Yine en meşhur turistik bölgelerimizden biri olan Uzungöl bir yayla olmasa da bu programda olması görüşündeyim.. Koruma statülerine sahip bu bölgede yeşilin her tonunu görmeniz mümkün.
Burada sayısız imkân bir arada. Doğaya karşı konaklama mı dersiniz? En güzel Karadeniz yemeklerinden tatmak mı? Yoksa eğlenceye doyamayacağınız aktiviteler mi? Uzungöl’de yapılacak çok şey var!

Karadeniz’İn güzelliğine güzellik katan, sayısız konaklama imkânı sunan ve en önemlisi hiç canınızın sıkılmayacağı bir atmosferde olmaya kimse hayır diyemez. Trabzon’un incisi Uzungöl her yeşilin olduğu mükemmel bir tatil imkanıyla en kısa zamanda sizi çağırıyor. Sadece bu kadar da değil! O eşsiz doğasında yürürken, tırmanırken ve içindeki yerleri keşfederken zamanın nasıl geçtiğini anlamayacaksınız. Doğasında geçecek zaman içinde mis gibi havasını içinize çektiğinizde iştahınız açılacak ve o lezzetli yemeklerine karşı koyamayacaksınız. Bir de alabalığını düşünün şimdi, ne güzel giderdi değil mi?
Uzungöl’de pişen alabalıkların tadını başka bir yerde arasanız da bulamayabilirsiniz. O yüzden bu kadar meşhurdur buradaki restoranlar zaten. Burada en çok Doğu Ladini göreceksiniz. Kızılağaç, kestane, ceviz, karaağaç doğasını süsleyen diğer ağaç türleri.


Karadeniz mutfağının yemekleri başı çeken mıhlama burada da vazgeçilmezlerden. Akçaabat köfte, lahana çorbası da ardından takip eder. Tercihinizi balıklarından yana kullanmak istiyorsanız Uzungöl’ün vazgeçilmezi alabalığın keyfini mutlaka çıkarın derim. 


Güzel bir ziyafet çektikten sonra tatlı olmazsa olmaz değil mi? Tavşankanı bir çayla beraber buranın yöresel tatlısı sütlaç şahane bir seçim olacaktır. Laz böreği, pestil ya da pekmez de sofraların baş tacı.


Uzungöl ziyareti ardından öğle yemeğimizi alarak Karastel ve Lustra yaylalarını ziyaret ediyoruz. Yaylada yapacağımız etkinliğimiz yürüyüş ve serbest zaman, dileyen misafirlerimiz için şelalere kadar yürüyüş yapılabilir.Arzu eden misafirler akşam yemeğine kadar bisklet kiralayarak serbest zamanlarını değerlendirebilir.Bugünkü programımızın ardından Uzungöldeki otelimize konaklama için dönüyoruz.
Konaklama ve akşam yemeği Uzungöldeki  Otelimizde.


3.GÜN: 

TRABZON-UZUNGÖL-DEMİRKAPI(HALDİZEN),FRENK KAYALIKLARI, AYGIR GÖLÜ, BALIKLI GÖLÜ


Pazar:

Bizi bu sabah keyifli bir yürüyüş bekliyor. Haldizen yürüyüşçüler için değişik olanaklar sunuyor Köyün üstünden devam eden Bayburt yolunun kıyısına saklanmış göller Soğanlı dağ sırasının bir üyesi olan Demirkapı eteklerine moren gölleri serpiştirmiş  muhteşem bir doğa. Sırasıyla Balık Gölü, Aygır Gölü, Küçük Göl, Birömerin (Sarı) Gölü, Karagöl, Çift Göller ve İkiz Göller olmak üzere birbirinden güzel yedi gölleri bulunmaktadır.
Sabah kahvaltımızın ardından  bugün gezi listemizde Haldizen (Demirkapı) yaylası olacak: Demirkapı Zirvesi (3376 m.) yükseliyor. Dağın kayalık tepesi temmuz sıcağına hala direnen buzlarla kaplı. Biraz aşağıda sağ yanında küçük kardeşi Karakaya Zirvesi (3193 m.) görünür.


Haldizen (Demirkapı yaylasına) yaylasına giderken  yol üzerindeki Frenk kayalıklarından geçerek kısa süreli yürüyüşler yaparak  Demirkapı yaylasında çay molası veriyoruz. Gökyüzünü bulutlar kaplamaya başlıyor. Tekrar stabilize yola dönüp yükselmeye başlıyoruz. Buradan mangalımızı yapmak üzere   balıklı göle geçeceğiz. Yol üzerinde aygır gölünü ziyaret ederek yaylanın tüm güzelliğini tadını çıkarana kadar seyrediyoruz Kısa bir süre sonra sağımızda Aygır Gölü beliriyor. Kıyısı komar çiçekleriyle kaplı gölün muazzam bir görsel sunuyor bize....
Doğanın insana armağan ettiği, insanınsa hoyrat davranmasına rağmen henüz tüketemediği güzellikleri keşfedeceksiniz Uzungöl’de. Karadenizin büyüleyici renkleri, ırmakların sesleri ve vadilerin unutulmaz manzaraları eşliğinde yüreğinizin de iklimi değişecek.

Uzungöl’ün genel olarak olmazsa olmaz yaylalarından bahsetmek gerekirse ; Büyük Yayla, Haldizen Yaylası, Multat Yaylası, Veli Yaylası, Şekersu Yaylası, Balık ve Aygır Gölleri, Traşkapanı Yaylası, Tabanoz Yaylası, Lustra Yaylası, Derindere Yaylası Uzungöl başlıca alternatifler olarak sayılabilir.

Buradaki gezimizi tamamlayarak Rize İkizdereye doğru yola çıkıyoruz.
Konaklama ve akşam yemeği Ridos termal otelde
4.GÜN:

RİZE-İKİZDERE-KOMES-KOMES-CİMİL-ÇAĞIRANKAYA VADİSİ(TİRON) ,MANLE ŞELALESİ, CİMİL ŞELALE

Pazartesi:
Kahvaltımızın ardından rotamızı İkizdere mevkisine çeviriyoruz.Yolculuğumuz boyunca tarihi komes köyü, doğal maden suyu kaynakları çağıran kaya vadisi, cimil şelalesi, başköy yetim hoca köyleri olmak üzere adım adım cimil programını uygulayacağız.


İkizdere ,Rize iline bağlı bir ilçe, Çamlık Deresi ile Cimil Deresinin birleştiği yerde kurulan İkizdere, adını bu derelerden almıştır.
İlçe toprakları dağlıktır. Dağlar dar vadilerle parçalanmış olup yüksek kesimlerinde yaylalar bulunur. Başlıca akarsuyu İkizdere’dir. İkizdere üzerinde elektrik üretmek gayesiyle bir baraj kurulmuştur. Dağlar zengin ormanlarla kaplıdır.
İlçe topraklarını İkizdere sulamaktadır. Rize Dağlarından kaynaklanan Çamlık ve Cimil Dereleri ile Karadere’nin birleşmesinden oluşan İkizdere, kuzeye doğru akar ve ilçe sınırları dışına çıkar. Dağların doruklarında buzyalakları ve buzul gölleri vardır. İkizdere, dik yamaçlı vadileri, doruklara ulaşılabilir dağları, zümrüt yeşili yaylaları, tarihi kemer köprüleri, coşkun akan dereleri ile çok özel bir turizm beldesi
Tipik Karadeniz İklimi hüküm sürmekte olan il her mevsim yağışlıdır. Bitki örtüsü ormanlarla kaplı olup, yüksek alanlarda iğne yapraklı ağaçlar, kızılağaç, gürgen, meşe, kestane, ladin, köknar ağaçlarından oluşan ormanlar bulunmaktadır.
Tarıma dayalıdır. Başlıca tarım ürünleri çay ve patates olup, ayrıca az miktarda kivi ,mısır, armut ve fındık yetiştirilir. Yaylacılık metoduyla sığır ve koyun beslenir. Arıcılık gelişmiştir. Anzer balı meşhurdur.

İkizdere ilçesinin güneybatısında bulunan ve Ballıköy yaylası olarak ta bilinen Anzer yaylası'nda çok sayıda endemik türde çiçek yetişmektedir. Bu yaylada Anzer balı üretimi yapılmaktadır.
Eski bir yerleşim yeri olan İkizdere uzun yıllar Bizans İmparatorluğu egemenliği altında kalmış, bu dönemde Rize’ye bağlı bir manastır ile idare edilmiştir. İstanbul’un Latinler tarafından 1204’te işgal edilmesinden sonra, Alexios Komnenos Gürcülerden de yardım alarak Trabzon’da bağımsız bir devlet kurmuştur (1204-1461).

Fatih Sultan Mehmet’in 1461’de Trabzon’u ele geçirmesi ile birlikte Osmanlı topraklarına katmıştır. Osmanlı döneminde, 1878’de Rize’nin sancak merkezi olması ile nahiye olmuştur. Eski adı Kuray-ı Sab’a olan İkizdere, Çağrankaya Yaylaları,Ovit Yaylası,Demirkapı Yaylası ile Şimşirli ve Ilıcaköy madensuyu kaynakları doğal güzelliklerinin başında geliyor.Biz de bu güzelliklerin farkında olarak  önce Ilıcaköy maden suyu lezzetini tatmak için yanımızdaki pet şişelerimize doğal kaynağından  akan maden sularını hem tadına bakarak hem de şişelerimize  doldurarak nu niğmetten istifade ederek yönümüzü bir başka doğal güzelik diyarına ,yani komes (şimşirli) köyüne çevireceğiz.


Şimşirli Köyü Camii Derin bir vadiye bakan cami, Karadeniz yöresindeki ahşap camilerin en güzel örneklerinden. 1849’da bütünüyle kestane ağacından inşa edilen yapının iki katlı iç mekanı inanılmaz bir ahşap işçiliğine sahiptir Arazinin eğiminden dolayı yüksek taş duvarlı bir subasman üzerine kurulmuştur. Ahmet Usta tarafından yapılmış ahşap camidir. Cami kareye yakın bir dikdörtgen alanı kaplar plan kuzey cephedeki giriş ve harimden meydana gelmektedir. Giriş kısmının üzerinde iç mahfile bağlanan fevkani bir mahfil bulunmaktadır. Kuzeyinde bir medresesi vardır. Bu medrese ile cami arasında 1988 yılında yapılan minare yer almaktadır.
Öğle yemeğimizi Mangal Olarak Cimil şelalesinde alıyoruz.
Öğle yemeğimizi aldıktan sonra sıradaki gezi durağımız Cimil  gezisi olacak.Bu programda başköy yetim hoca köyleri ziyaret edilerek kısa aralıklı yürüyüş etkinlikleri tertip edilerek çevresel güzellikleri keşfediyoruz. Buradaki etkinliğimiz tamamladıktan sonra saat 18:00 civarı otelimize doğru hareket ediyoruz.
Konaklama ve akşam yemeğimiz Otelimizde (Otel Terzioğlu Çayeli)


5.GÜN: 

RİZE-İKİZDERE-FINDIKLI (VİÇE), ARHAVİ, ÇİFE KÖPRÜ,KAMİLET VADİSİ ,MENÇUNA ŞELALESİ
Salı:
Kahvaltımızın ardından İlk durağımız mozaik evleriyle meşhur Rize’nin  Fındıklı  ilçesi olacak, Fınıklı ilçesinde çağlayan deresi üzerinden kırsal yaşaman en güzel örneklerini göreceğimiz programımızda  tarihi taş kemer köprü ziyaretiyle birlikte doğal bir botanık bahcesi olan köyün güzelliklerini keşfedeceğiz.Buradaki ziyaretimizin ardından istikametimiz öğle yemeğimizi almak üzere Arhavi olacak.Arhavide bizi bugün Mençuna restoran ağırlayacak.tabiki tercihimiz yöresel menüden yana olacak.
Arhavi’de Türkiye’de nadir örneği olan Kamilet Deresi ile Ortaca Derelerinin birleştiği ve Kapisra (Arhavi) deresinin oluştuğu noktada kurulan Çifte.: Köprü’de çay ve fotoğraf molası… Orman içi patikada yaklaşık 45 dakika’da varılan noktada küçük bir şelale görüp üzüleceksiniz… Ama köprünün ortasına gelip yüzünüzü çevirdiğinizde gördünüz manzara sizi mest edecek… Hayatınız boyunca unutamayacağınız Mençuna Şelalesi’nin eşsiz güzelliğini doyasıya izledikten ve fotoğraflarını çektikten sonra yüzmek için serbest zaman… Kamilet Deresi’nde yeşilin her tonunun bize eşlik edeceği bir yürüyüş sonrası otelimize hareket. Akşam yemeği ve konaklama. La HYPERLINK "http://www.laperapansiyon.com/"PeraHYPERLINK "http://www.laperapansiyon.com/"/BorçkaHYPERLINK "http://www.laperapansiyon.com/">HYPERLINK "http://www.laperapansiyon.com/">HYPERLINK "http://www.laperapansiyon.com/"İVeya Greenroof otel
6.GÜN:

MACAHEAL(CAMİLİ)MARALŞELALESİ,BORÇKA-KARAGÖL-HOPA-MURATLI BARAJI-ATATÜRK HEYKELİ
Çarşamba:
Bu gün sizlere, Karadeniz'in el değmemiş yörelerini bütün yönleriyle tanıtmaya çalışacağız Sizlere Karçal ve Kaçkar dağlarını, gölleri, yaylaları, vadileri, kemer köprüleri gezdirmeyi hedefledik.
Gürcü dilinde Maca(el) Hel (bilek) anlamına gelmektedir. Gürcü dilindeki eski adı ile Hertvis, yeni adı ile Camili Köyü bu köyler içinde bileği temsil ediyor.





Artvin’in Borçka ilçesine bağlı Macahel, bir dünya harikası. Toplamda 18 köyden oluşur, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra, 1918’de kurulan Demokratik Gürcistan Cumhuriyeti sınırları içinde yer alan Macaheli, 1921’de belirlenen Türkiye-Sovyet sınırıyla ikiye bölündü. Altı köy Türkiye’de Yukarı Macaheli'de , on iki köy Gürcistan'da Aşağı Macaheli içinde kaldı.
1921’de belirlenen Türkiye-Rusya sınır anlaşması çerçevesinde bu köylerin 12 si Gürcistan’da 6 sı ise Türkiye sınırları içinde kalmış.. Bugün Macahel’i oluşturan 6 köy Camili, Efeler, Kayalar, Uğur, Düzenli ve Maral’dır.
Kahvaltımızın ardından ilk işimiz Maral Şelalesine inmek olacak, buradaki eşsiz doğa manzarası sizi adeta büyüleyecek, buradaki serbest zamanın ardından kısa yürüyüş molaları vererek tarihi Osmanlı camisi ziyaret edilerek, sınır kontrol hudutunda mola vererek Öğle Yemeğimizi Hamdi Hocanın yerinde (katamiza restoran) yöresel olarak alıp  ya da  Öğle Yemeği: Gürcü yemekleri : mutlaka Gürcü mantısı (Silor) ve kırmızı pancar yemeğini (Zurvili) denemenizi tavsiye ederim ikisi de oldukça lezzetli. Hasan Bey telefonu 0532 760 2209,

yol üzerinde Muratlı Barajı fotoğraflayıp cankurtaran geçidinde manzara için serbest zaman vererek Borçka karagöü ziyaret ediyoruz. Buradaki gezimizi tamamladıktan sonra konaklama ve akşam yemeği için Hopa’daki (Paluri) otelimizdeyiz.
Macaheli vadisi, değişik türde yaşlı ağaçlarıyla ünlüdür. Vadinin bütün bayırları ağaçlarla ve çayırlarla kaplıdır. Vadinin yaklaşık % 70’i ormanlar ve meyve ağaçlarından oluşuyor. Macaheli’de 1-5 yüzyıllık ağaçlara rastlanır. Vadide daha çok gürgen, kestane, ıhlamur, çam gibi ağaç türleri vardır. Öte yandan taflan, dağçileği, muşmula, fındık, elma, hurma, ayva, vişne, kiraz, dut, ceviz gibi farklı bitkiler yetişir. Vadide pek çok meyve ağacı, bir orman görünümü alacak kadar çok ve yoğunlukta..

Macaheli vadisi, tam bir yeşil cennet sayılır. Yabani hayvan varlığı ve akarsuların ekolojik olarak temiz olması bu görünümü tamamlar.
Macahele giderken yol üzerinde bize Çoruh Nehri eşlik ediyor ;


Çoruh Nehri  Türkiye ve Gürcistan'dan geçiyor. Artvin ilinin en büyük akarsuyudur. Bu illerdeki hemen hemen bütün çay ve dereler Çoruh’un kollarını oluşturur.
Kaynağını Mescid Dağı'nın (3.255 m) batı yüzünden alan Çoruh önce batı doğrultusunda akıp Bayburt ve İspir'den geçtikten sonra bir yay çizerek Yusufeli'nin Yokuşlu köyü önünde Artvin il sınırlarına girer. Yusufeli, Artvin ve Borçka’nın içerisinden geçtikten sonra Borçka'nın Muratlı kasabasından geçerek burada il ve ülke sınırlarını terk eder ve Batum'da Karadeniz'e dökülür. Nehir Türkiye arazisinin %2,53'üne karşılık gelen 19.748 km³ havzaya sahiptir. Havza içinde ; Artvin, Gümüşhane, Erzurum, Kars, Erzincan illerinin toprakları bulunur.

Toplam uzunluğu 431 km olan Çoruh'un Nehri'nde başta sazan ve kefal olmak üzere birkaç balık türü bulunduğunu da burada belirtelim.

Eveet , Maral Şelalesi ve Machael programımızı burada tamamladıktan sonra artık dinlenmek üzere otelimize dönüyoruz.

Konaklamamımz ve akşam yemeğimiz Otelimizde
LA Pera/ Greenroof Otel


7.GÜN:

RİZE-AYDER-FIRTINADERESİ-ÇAT-ELEVİT YAYLASI-PALOVİT-TAR DERESİ YÜRÜYÜŞÜ-ZİL KALE-RAFTİNG-ZİPLİNE -TRABZON
Perşembe:
Kahvaltımızın ardından Rize artık Çamlıhemşine doğru yola çıkıyoruz.  Bizler hazır yoldayken gezi noktamıza varıncaya kadar gezeceğimiz coğrafyadan biraz bahsedelim isterseniz:
 Rize - Ardeşen kara yolundan, güneye çıkan karayolu takip edilerek 22. km'de Çamlıhemşin ilçesine ulaşılmakta, Çamlıhemşine varırken size yol boyunca Fırtına Deresi eşlik edecektir. Fırtına Deresi, Doğu Karadeniz'de yer alan akarsulardan birisi olup, Kaçkar Dağları'nın Karadeniz'e bakan yamaçlarındaki derelerin birleşmesi ile oluşmuştur.

Rize Ardeşen'in yaklaşık 2 km batısında Karadeniz'e dökülen Fırtına deresi, 57 km uzunluğunda,


Çay bahçeleri içerisinden geçen, üzerindeki kemer köprülerle süslü Fırtına deresi, raftinge elverişli parkurlara sahiptir. Fırtına Deresi havzası Rize ilinin Ardeşen ve Çamlıhemşin ilçelerinin Sınırları içerisinde yer almakta olup, 1177,03 km²’lik yüzölçümü ile Doğu Karadeniz’deki en büyük akarsu havzalarından biridir. Kuzeyden Karadeniz, güneyden Kaçkar ve Soğanlı dağlarının su bölümü çizgisi ile sınırlanmıştır. Deniz kıyısından hemen duvar gibi yükselen dağlar 40 km kuş uçuşu mesafede 3900 metrelere ulaşır. Türkiye’nin 4. büyük zirvesi olan Kaçkar Dağı 3932 m çalışma sahasını güneyden sınırlayan su bölümü hattının en yüksek noktasıdır. Yine, Verçenik Dağı (3711 m), Altıparmak Dağı (3562 m) sahayı güneyden sınırlayan yüksek kütlelerdir. Çalışma sahasını doğuda Çağlayan Deresi havzası, batıda ise Ortaköy Deresi havzası ile sınırlanmıştır.

Fırtına deresi yükseklerden inerken birçok kola ayrılır. Bu kollar dağın yamaçlarında akarken ormanın içinde birçok irili-ufaklı göller ve çağlayanlar meydana getirirler. Fırtına deresi özellikle son yıllarda rafting sporuna meraklı olanlar için ideal bir merkez halini almıştır.
Bu bilgileri aktardıktan sonra şimdi gezimize başlayabiliriz. İlk durağımız Ayder Yaylası olacak, yol üzerinde Ayder Kaplıcası ve taş kemer köprüleri gördükten sonra halk arasında Gelintülü şelalesini görmek üzere gezi noktamıza ulaşıyoruz. Buradaki ziyaretimizin ardından Kalegon mevkisinde  bir doğa yürüyüşü yaparak   Çamlıhemşin’de yöresel öğle yemeğimizi alarak Zil kale,Elevit yaylası,

Palovit şelalesi Tar deresi yürüyüşü etkinliklerini yapıyoruz. Gezimiz esnasında bölge insanı tarafından çok özel bulunan bir bitki örtüsü türünü de sizlerle paylşacağız.Çat Vadisinde sık sık karşınıza çıkan hatta Haldizen de de karşılaştığınız Orman gülü (Kumar ) Ağacını burada görmeniz mümkün. Hadi konu  konuyu açar biraz da Kumar Ağacını anlatalım:

Kumar çiçeğinin Karadeniz bölgesindeki türleri, baharda Karadeniz dağlarını renk cümbüşüne büründürür.
Türkiye’de doğal olarak 6 kumar türü bulunmaktadır. Genel olarak nemli, yağışlı ve serin iklime sahip ortamları sevdiğinden, çoğunlukla Karadeniz Bölgesi’nde, başta da Doğu Karadeniz Bö Kaçkar Dağları’nın yüksek kesimlerinde kumar türleri değişiklik gösterir. Dağ kumarları 50 santimetre ila bir metre boylarında, her dem yeşil, bodur, yaprakları deri gibi sert, dar elips şekilde, her iki uca doğru daralan yapıdadır. Çiçekleri gül pembesi ya da şarap kırmızısı renginde, 8-10 tanesi bir arada şemsiye gibi salkımlardan oluş türüne yörede kızıl kumar adı verilir.

Çiçeklerinin açık pembe ya da
beyaz üzerinde yeşil beneklerin bulunması ile kızıl kumardan kolayca ayrılan beyaz kumarlar Kavrun, Ambarlı gibi yaylalarda görülür. Kara kumarla dağ kumarının doğal melezi, 1700-2400 metre arasında yetişen melez kumarlar da kumarın diğer çeşitleri arasında yer alır. Bu kumar türlerinin hepsinin vadide örneğini bulmak mümkündür.

Evet sevgili Gezmek Güzeldir Gurubu artık bugünlük bu kadar gezi yeter diyoruz şimdi sırada eğlence ve adrenalin vaar!! dileyen misafirler için program sonrasında  Rafting ve zipline aktiviteleri yapılabilir.Güle oynaya eğlenip costuktan sonra Buradaki etkinliklerimizi tamamlayıp konaklamak üzere  Otelimize (Ayder Yaylası Sis Otel) geçiyoruz.


Cuma:
Kahvaltımızın ardından Trabzon’u keşfetmek üzere yola çıkıyoruz. Tertemiz havası, tarihi yapıları ve doğal güzellikleriyle Trabzon, Karadeniz tatili denilince akla ilk gelen duraklardan. Karadeniz kültürü, gelenekleri, bölgenin muhteşem doğası ve tarihi geçmişini keşfedeceğiniz bu güzel şehir, mutlaka görülmesi gereken bir yer.

Görülmesi gereken o kadar doğa güzelliği var ki ! Biz tüm bu yerlerden bahsetmektense artık gezimizin bitmeye başladığını ve dönş yoluna geçtiğimizin farkında olarak gezimizi biraz daha hafif dönüş rotalarından seçerek aheste aheste yolculuğumuza devam ediyoruz. Durağımızda  Ayasofya ziyareti ve Trabzon’un meşhur Kazaziye Gümüş İşciliği atolyesinde bilgi için serbest zaman, sürmene de sürmene çakısı, terayağ ve bal alışverişi  yapabiliriz. Benim tavsiyem Rize’ye has yabanmersinini mutlaka denemeniz yönünde , isterseniz bu doğal lezzet hakkında biraz konuşalım;

Yaban mersini






Karayemiş küçük beyaz renkli çiçekler açan, daha çok rutubetli ve gölgeli yerlerde yetişen 5-15 m boyunda, yaprak dökmeyen bir ağaçtürü. Türkiye' de çeşitli yöresel adlarla bilinmektedir. 

Yaygın olarak "Taflan" adıyla bilinen bitki, "Gürcü kirazı", "Laz kirazı", "Laz üzümü", "Laz yemişi"  adıyla bilinmektedir
Yaban mersini ılıman iklimlere adapte olmuş bir üzümsü meyve türü. Anavatanı Kuzey Yarımkürenin serin ve dağlık bölgelerinde yetişen birçok türü vardır.
Ardahan'da Mosi, Rize'de Likapa, Trabzon'da Ligarba ,Yozgat'ta Köpek Üzümü, diğer bölgelerde ise Ayı Üzümü, Çay Üzümü veya Çoban Üzümü olarak isimlendirilen ve literatürümüze Yaban Mersini olarak giren bu üzümsü meyve puslu veya parlak mavi rengi ile Mavi Altın (blue gold) olarak nitelendirilmektedir. Sağlık meyvesi olarak tanınmaktadır.Mutlaka alın derim.
Eveet buradaki lezzet alışverişinden sonra ardından samsunda öğle yemeği ; tabiî ki Samsun Pidesi!! Restoran ÖzTerme bizi misafir ediyor. Samsunda Gazi Köşkü Müzesi ve Bandırma vapuru gezilerini gerçekleştirdikten sonra Gazi Parkında gezi hatırası aile resmimiz çektkten sonra  yolculuğumuz devam ediyor Ankaraya yolculuğumuz üzerinde ise  meşhur Çorum Leblebisi için alışveriş molası veriyoruz. ardından  Gece 23:00 sularında Ankara’ya varış.




















1 yorum:

sami dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.

Mavi Yeşil Karadeniz Turu